ANNE BABA İLİŞKİSİ
HACİVAT-Karagöz’üm
sen çocukken anneni babanı sever miydin?
KARAGÖZ-Severdim
tabi, sana ne?
HACİVAT-Olur mu
Karagöz’üm, ne demek sana ne? Sohbet ediyoruz ya işte.
KARAGÖZ-Ben, sana ne
derim tabi. Kıskanırım o benim annem.
HACİVAT -Tabiî ki
senin annen Karagöz’üm, ben bana ver demedim ki!
KARAGÖZ-Ya ne dedin?
HACİVAT -Anneni
babanı sever miydin dedim?
KARAGÖZ-Elbette
severim.
HACİVAT -Peki nasıl
severdin?
KARAGÖZ-Harçlık
vermediler mi, taşlardım?
HACİVAT -Olur mu
Karagöz’üm, anne baba hiç taşlanır mı?
KARAGÖZ-Bana ne bana
ne para verselerdi taşlamazdım.
HACİVAT -Parayı ne
yapacaktın Karagöz’üm?
KARAGÖZ-Dondurma
alacaktım.
HACİVAT -Yaaa gördün
mü Karagöz’üm, seni hasta olmasın diye para vermemişler o zaman!
KARAGÖZ-Dondurma
hasta etmez.
HACİVAT -Her zaman
hasta etmez ama çok yenirse, malzemesi iyi değilse o zaman hasta eder. Hasta
olursun. Peki, başka nasıl severdin?
KARAGÖZ-Su istedikleri
zaman bardakta kalan suyu annemin babamın yüzüne serperdim!
HACİVAT -Hoppala,
olur mu Karagöz’üm. Çok ayıp. Hiç öyle yapılır mı?
KARAGÖZ-Yapılır
yapılır.(Şarkı gibi söyler) Olur olur
bal gibi olur.
HACİVAT -Peki başka
nasıl severdin?
KARAGÖZ-Yemek yerken
onlar görmeden yemeklerine tuz atardım.
HACİVAT -Çok ayıp
Karagöz’üm çok ayıp!
KARAGÖZ-Yahu neresi
ayıp bunun ben onları seviyorum!
HACİVAT -Olmaz
Karagöz’üm, olmaz öyle sevilmez. Mesela annene babana yemeğinize tuz ilave
edeyim mi diye sorman gerekir.
KARAGÖZ-Peki tamam!
Bir daha küçük olunca sorarım.
HACİVAT -Peki daha
başka nasıl severdin?
KARAGÖZ-Babam TV’de
maç izlerken elektrik şartelini kapatırdım.
HACİVAT -Amma yaptın
Karagöz’üm, babanı kızdıracaksın şimdi.
KARAGÖZ-Bana ne, bana
ne kızsın!
HACİVAT -Karagöz’üm,
anlaşılan sen yaptığın yaramazlıkları anlatıyorsun bana! Bunlara yaramazlık
denir.
KARAGÖZ-Bunlara yaram
azcık mı denir?
HACİVAT -Yaramazlık
yaramazlık. Yani anneyi babayı kızdıran şeyler yani.
KARAGÖZ-Kızdırmak mı?
Bana kızmıyorlardı ki.
HACİVAT -Sen böyle
yapınca yapma etme, doğrusu budur diye doğrusunu söylemiyorlar mıydı sana?
KARAGÖZ-Söylemiyorlardı.
HACİVAT -Ne
yapıyorlardı peki?
KARAGÖZ-Annemle babam
kendi aralarında kavga ediyorlardı.
HACİVAT -Neden kavga
ediyorlardı.
KARAGÖZ-Bu çocuğu sen
şımarttın. Hayır, ben şımartmadım, sen şımarttın diye!
HACİVAT -Gördün mü
yaaa Karagöz’üm. Sen anneni babanı pek üzmüşsün.
KARAGÖZ-Hayır onlar
beni üzdü.
HACİVAT –Yapma yahu! Ne
yaptılar sana da üzüldün?
KARAGÖZ-Sağlık ocağına
götürdüler, aşı yaptırdılar koluma. Üzüldüm ağladım.
HACİVAT -Canım bu
senin iyiliğin için. Eğer aşı olmasaydın hastalıklara daha kolay yakalanırdın.
KARAGÖZ-Ben çok hızlı
koşarım, hastalık beni yakalayamaz.
HACİVAT -Bu öyle
yakalamak değil Karagöz’üm.
KARAGÖZ-Ya nasıl
yakalamak öyleyse?
HACİVAT -Mesela
ateşin çıkar, yataklara yatarsın.
KARAGÖZ-Ha! Şu
mesele!
HACİVAT -Eee söyle
bakalım? Başka ne yaptığın zaman annen baban kavga ederlerdi.
KARAGÖZ-Üstümü
kirlettiğim zaman.
HACİVAT -Başka?
KARAGÖZ-Yemekten önce
ellerimi yıkamadığım zaman
HACİVAT-Başka?
KARAGÖZ-Dişlerimi
fırçalamadığım zaman.
HACİVAT -Sen de amma
aksiymişsin Karagöz’üm.
KARAGÖZ-Ben taksi
değil minibüstüm.
HACİVAT -Hayır öyle
değil Karagöz’üm. Yani işleri tersinden yaparmışsın. Yaramazmışsın.
KARAGÖZ-Ama bana
kızmıyorlardı ki.
HACİVAT -Peki annen
baban seni döver miydi?
KARAGÖZ-Annem bir
kere çocukken popoma popoma vurmuştu!
HACİVAT -Ne yapmıştın
da vurmuştu?
KARAGÖZ-Donuma küçük
çişimi yapmıştım.
HACİVAT -Eee hak etmişsin
Karagöz’üm. Hiç öyle yapılır mı?
KARAGÖZ-Uyurken
yapmışım, uyurken yapmışım!
HACİVAT -Ha
anlaşıldı. Bebekken yapmışsın.
Evet, sevgili izleyiciler. Sürçülisan
ettikse af ola. Bizimki latifeydi. Siz
siz olun sakın anne babalarınızı üzmeyin! Büyüklerin sözlerini dinleyin.
Tertemiz pırıl pırıl, pırlanta çocuklar olun.
Bir başka oyunda buluşuncaya dek bol bol kitap okuyun. Hoşça kalın,
dostça kalın.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorumunuz için teşekkürler